Koronavirüs hiç ummadığımız bir anda hayatımızın merkezi haline geldi. Koşturmacanın oldukça yoğun, dengelerin ise bir o kadar hassas olduğu dünyada şüphesiz tüm sektörler için adeta bir yıkım etkisi yarattı. Şimdilik piyasaların bu durumdan nasıl etkileneceğini görmek zor, ancak uzmanların da dediği gibi vadesi bilinmeyen bir resesyon mutlak görünüyor.
Tüm iş süreçlerinde olduğu gibi iletişim sektörünün de bu fırtınadan etkileneceği aşikar. Ancak önemli olan bu rüzgarda yıkılmadan, hatta belki yalnızca sallanarak ayakta kalabilmek. Beraberinde ekonomik sıkıntıları da getiren veya getirecek olan Koronavirüs etkisini azalttığında ortaya çıkacak tablo elbette yol gösterici olacak. Ancak benim görüşüm şu an var olan belirsizlik durumu nedeniyle bir süre bizim sektörümüzün de duraklamaya gireceği yönünde… Bu konudaki çalışmalar ilerleyip virüs ile ilgili daha net bir şekilde önümüzü görebildiğimiz zaman yavaş yavaş normalleşeceğimizi umuyorum.
Bu süreçte iletişim stratejilerini doğru yönlendirmek oldukça büyük önem taşıyor. Bunu bir tür kriz iletişimi olarak değerlendirirsek şirketlerin senaryolarını devreye sokması yararlarına olacaktır. İş süreçlerinin aksamaması için bu günlerde daha da hayati hale gelen sosyal mesafe, hijyen gibi konularda alınacak ekstra önlemler ve bunu insanlara duyurma yöntemleri doğru kullanıldığı takdirde, bu dönemin hasarsız ya da en az hasarla atlatılabileceği kanısındayım.
Senem Şeşen Güler
Purple İletişim
Ajans Başkanı
