Kurumsal İletişimciler Derneği Başkanı Murat Göllü: İletişim Mesleğini Geleceğin İletişimcileriyle Taşıyacağımızı Biliyoruz

Yılın en ilham verici haftası Brand Week İstanbul’da yine pek çok eğitim yerini aldı. Yılın en dikkat çeken eğitimlerinden biri ise cumhuriyetimizin 100. yılında 100 üniversite öğrencisine kapılarını açan KİD İletişim Kampıydı.

Kurumsal İletişimciler Derneği (KİD) tarafından düzenlenen KİD CommsCamp# 8-10 Kasım tarihlerinde iletişim alanında kariyer yapmak isteyen üniversite öğrencileriyle Türkiye’nin önde gelen iletişim profesyonellerini buluşturdu.

3 Gün boyunca iletişim dünyasının önemli isimleri, akademisyenleri ve CCO’larının gençlerle tecrübelerini paylaştığı programın detaylarını Kurumsal İletişimciler Derneği (KİD) Başkanı Murat Göllü ile konuştuk.

Merhaba Murat Bey, bize kendinizden bahseder misiniz?

Merhaba, ben Murat Göllü.

ODTÜ Mühendislik Fakültesi mezunuyum ve kariyerime aslında mühendis olarak başladım. Pazarlama dünyasına adımımı, Türkiye’nin ilk B2B e-ticaret şirketlerinden Sabancı Holding iştiraklerinden Akİnternet’te Satış ve Pazarlama Direktörü olarak çalışmaya başlayarak atmış oldum.

Daha sonra Sabancı Holding ve sonrasında da 16 yıl boyunca Akbank. Marka ve İletişim Bölüm Başkanı olarak görev yaptığım bu süreçte Akbank üst üste yedi kez Türkiye’nin en değerli banka markası, 2015 yılında da Türkiye’nin en değerli markası oldu. Birlikte çalıştığımız ajanslarımız ve ekip arkalarım ile gurur duyduk.

Akbank’ta geçirdiğim bu unutulmaz yolculuğun ardından, güvenin ve itibarın önemine olan inancımla 2022 yılında BReady’yi kurdum. BReady kurumların ve liderlerin kriz anlarında hazır olmaları için danışmanlık hizmetleri veriyor.

2023 yılında kariyerimdeki en gurur verici bir diğer anı yaşadım ve meslek örgütümüz olan Kurumsal İletişimciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildim. Benim için önemli ve büyük bir sorumluluk.

Aynı yıl Eylül ayında, iletişim alanındaki bilgi ve deneyimimi daha derin bir seviyeye taşımak adına Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde Doktora Programı’na başladım.

Hayatın sadece işten ibaret olmadığının farkındayım. Eşimle birlikte Dalyan Eskiköy’de 300 ağaçla başlayan bugün 2.500 ağaca ulaşan nar bahçemiz ile tarımı ve çiftçiliği mütevazı bir idealizm ile sürdürülebilir kılmaya çalışıyoruz.

Tüm bunların ötesinde anlatmaktan en çok keyif aldığım ve gurur duyduğum işlerimin, iyiliğin peşinde koştuğum anlar olduğunu söyleyebilirim. Her yıl İstanbul Maratonu’nda koşmak, koşmanın da ötesinde her yıl bir başka sivil toplum kuruluşu için canla başla bağış toplamak; 160 öğrencili Dalyan Eskiköy İlköğretim Okulu’nun idealist ve vizyoner müdürü Volkan’ın projelerini gerçekleştirmesi için kaynak yaratmak ve bu sırada okula bir ana sınıfı, bir fen laboratuvarı ve bir de matematik atölyesi kurulmasına aracılık etmek… Her biriyle gurur duyuyorum. 

Dünyayı sürdürülebilir kılacak olan iyiliğin kendisi…

KİD olarak çok değerli bir çalışma hayata geçirdiniz ve iletişim alanında kariyer yapmak isteyen gençlere kapı açtınız, bize bu işin hikayesi ve motivasyonundan bahsedebilir misiniz?

Kurumsal iletişimciler Derneği’nin (KİD) yeni döneminde en önemli paydaşlarımızdan biri olarak geleceğin iletimcilerini görüyoruz. İletişim mesleğini daha üst seviyelere sadece bugünün profesyonelleriyle değil, aynı zamanda geleceğin iletişimcileriyle taşıyacağımızı biliyoruz. Bu amaçla üniversiteli genç iletişimcilerin yetkinliklerine ve yeteneklerine sektör profesyonelleri ile katkı vermek istiyoruz. Bu noktada Brandweek’i bir fırsat olarak gördük. Gerçekleştireceğimiz ilk iletişim kampı KİD CommsCamp#’ın kapılarını da geleceğin iletişimcilerine açmaya karar verdik. Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız ve hepimiz için çok özel ve anlamlı olan bu özel yılda, 100 üniversiteli arkadaşımızı kampa davet ettik.

Sizce üniversiteli öğrencilerin katılımı nasıldı, konuklar ve katılımcılar arası etkileşimden memnun kaldınız mı?

Bu sene KİD CommsCamp#’a 160 üniversiteli başvurdu. Açıkcası talebin çok daha yüksek olmasını beklerdim. Önümüzdeki yıllarda bu sayının çok daha artacağına eminim. Başlangıçta kampa 100 üniversiteli kabul edeceğimizi açıklasak da salonun maksimum kapasitesini kullanarak 118 arkadaşımızı ağırladık.

Hem konuşmacılar hem gençler kamptan çok memnun kaldılar. Bizleri mutlu eden ise sadece gençlerin değil onları tanıyan konuşmacıların, eğitmenlerin de geleceğe dair umutlarının artması oldu.

Gençlerin çok daha çekimser olacaklarını, çok fazla soru sormayacaklarını düşünsem de düşündüğümün aksine kendine güvenen, çok güzel, etkili sorular soran bir topluluk vardı karşımızda. Onlarla gurur duydum.

3 günlük eğitim sürecini genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?

İlk kez düzenlenen bir etkinlik için oldukça hatta çok başarılı olduğunu söyleyebilirim. Hem paneller hem eğitimler oldukça üst düzeydeydi. İletişimin geleceği gençlere yakışır nitelikteydi. Emeği geçen tüm arkadaşlarıma, eğitmenlerimize, panelistlerimize, öğrencilerimize ve bu programın gerçekleşmesi için maddi destek sağlayan tüm üyelerimize teşekkür ediyorum.

Benzer programların devamı gelecek mi, genç iletişimcilere yönelik yeni projeler planlıyor musunuz?

Akademik dünya ve öğrenciler konusunda çok güzel fikirlerimiz var. Öncelikle KİD CommsCamp#’in kapsamını ve katılımcı sayısını artırarak her yıl gerçekleşen bir gelenek haline gelmesini istiyoruz. Öğrencilere yönelik; mentorluk, staj ve iş imkanı vb. konularda çalışmalarımız sürüyor. Ayrıca, iletişim alanında kariyer yapmayı hedefleyen gençlerden oluşan ulusal bir topluluk oluşturmayı hayal ediyoruz ve bu hedefe ulaşmak için gönüllülerin desteğini bekliyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Yazılar