Mülakat Kahvesi : Mehmet Demirel

Mülakat kahvemizden bir yudum alıp, Ogilvy İstanbul’un Yaratıcı Grup Yöneticisi Mehmet Demirel ile ajansların kreatif ekiplerini, yaratıcı düşünce farkını ve çok daha fazlasını bulacağınız bu keyifli röportajımızı sizin için derledik. Keyifli okumalar!

Cennet Şahin
Halklailiskiler.co – İçerik Editörü

Merhaba Mehmet Bey, Mülakat Kahvesi’ne hoş geldiniz. Kendinizden ve Yaratıcı Grup Yöneticisi olduğunuz Ogilvy İstanbul’dan bahsedebilir misiniz?

Hoş bulduk. Kahvemden bir yudum alayım…

1989 yılında İstanbul’da doğdum. Üniversite eğitimim için 2007 yılında en sevdiğim topraklara, Karadeniz’e gittim. Karadeniz’de olmak bana çok şey kattı. Doğanın değerini her zaman biliyordum fakat orada bulunduğum dönemde bunu daha fazla pekiştirme imkanı buldum.

Sektöre girme kararını, 2010 yılında Amerika’da Kutlukhan Perker ile kısa tanışıklığımızda ettiğimiz sohbet sonrasında verdim. Kendisi çok farkında olmasa da bu yolculuğumu ateşleyen en önemli unsurdur. =) Çizim yapmaktan çok keyif aldığım bir dönemde “New York Times’a Damgasını Vuran Türk!” başlıklı haberlerle karşılaşınca mutlaka tanışmam gereken biri olduğunu düşündüm. Work and Travel programı ile ABD’ye gittiğim dönemde ona çok uzun bir mail attım. Yanıt sadece “Geldiğinde beni ara” notu ile bir cep telefonu numarasıydı. Buluştuk, tavsiyelerini can kulağıyla dinledim ve geri döndüm. Artık hedefim belliydi.

Hedeflerim arasında tabii ki İstanbul’daki global ölçekli ajanslar vardı. Ogilvy İstanbul ile 2014 yılında yollarımız kesişti. Staj yapma imkanı yakalamıştım. Staja girerken en büyük hayalim de kadroya dahil olabilmekti. İlk 3 ayın sonunda kadroya girdiğimi öğrendim ve 6 yıl boyunca çok değerli insanlarla, çok değerli markalara hizmet verme şansını yakaladım. Bunların başında Coca-Cola, Fanta, Fuse tea, Ford, Dove, Philips, HSBC, Türkiye gibi markalar geliyor.

Yaptığımız her işte fark yaratmanın peşindeyiz. Bu konuda ajansımızın “Executive Creative Director” görevini üstlenen Selim Ünlüsoy ile ve onun “art direction” konusundaki yaklaşımıyla tanışmış olmamın çok büyük etkisi var. Bir mimarlık şirketine logo yapacaksak eğer; markanın DNA’sını taşıyan ve o markaya değer katacak işi yaratma çabasında olduğumuz için, ortaya Maru Branding gibi “dynamic branding” alanının öncülerinden olan bir iş çıkabiliyor. Ya da 3M Post-it markası için yaratıcı alanda çalışan insanların genellikle çalışmak için geceyi değerlendirmesi iç görüsünden ortaya çıkan “Parlak fikirler hatırlanmaya değer.” ilanları yerli yabancı birçok sektör sayfasında sergilenebildiği gibi yayınlandığı yılda Lurzer’s Archive’da 200 Best Digital Artists’de yerini alabiliyor.

David Ogilvy’nin 1948’den beri yarattığı ve hala ilk günkü değerlerini koruyan bu kültürün içinde yer almak bana heyecan veriyor. Geçirdiğim 6 yıla bir sürü arkadaşlıklar, konkurlar, gece çorbaları, sunumlar, yeni markalar, yeni insanlar ve ulusal ve uluslararası başarılar sığdırdık, sığdırmaya devam ediyoruz.

Ajansların kreatif ekibinde olmak için hangi yollardan geçmek gerekiyor?

Heyecan! Sanırım bu olduktan sonra geçemeyeceğin yol yok. Tabii karşınıza heyecanınızı kıracak pek çok şey çıkabiliyor, ama buna rağmen heyecan! Sizin stajyer olmanızı sağlıyor, stajyerken ajans içerisinde kendini göstermenizi sağlıyor, kendinizi gösterdikten sonra da hep daha güzel işler yapmak için daha fazla çalışabilmenizi tetikliyor.

Bunun yanında beslenecek hobiler ve bazı tutkular. Sadece mesleğimiz ya da alanımızla alakalı değil, olmadık meselelerden beslenmek, yaratıcılığınızı beslemek. İş dışında bir şeylere kafayı takmak, bambaşka şeylerde derinleşmek. Evinizi bitkilerle doldurmak ya da teknoloji düşkünüyseniz akıllı aydınlatmalarla donatmayı kafaya takmak, Portekiz’in ikinci lig futbol takımlarına hakim olmak, SpaceX’in defalarca yaptığı roket denemelerini izlemek, insanlardaki kişilik çeşitlerini tüm yönleriyle araştırıp tez yazacak kıvama gelmek… Bunların hepsi bir yandan bize biraz mola yaratırken bir yandan da ruhumuzu besliyor olacak.

Ogilvy’de stajyer olduğum dönemde henüz işlere çok dahil olamamışken ajansın ortasındaki cam odada büyük fikir toplantıları yapılırdı. İçeriden gelen kahkahaların sebebini merak etmenin yanında bir an önce o atmosferi deneyimlemek istiyordum. David Ogilvy’nin sözü bu yüzden aklıma daha fazla kazınmıştır. “İnsanlar eğlenmedikleri zaman nadiren iyi iş üretebilirler. Kaygıları kahkahayla yok edin. Coşkuyu teşvik edin.”

Ajanslar da genelde art direktör ve yazarlar uyumlu birer couple olurlar sizde böyle bir durum söz konusu oldu mu? Beraber çalışmaların etkili olduğunu düşünüyor musunuz?

Kesinlikle evet. Özellikle bu pandemi döneminde yalnız çalışmak zorunda kaldığımızda couple olarak çalışabilmenin değerini daha çok anladık. Sadece couple’ının değil, ajanstaki her bireyin (kreatif departmandan olsun ya da olmasın) insana kattığı enerjiyi arar olduk. Ama en yakın çalıştığın insanla uyumun, kariyerindeki basamakları etkileyecek kadar önemli olduğu kesin.

Mart ayından beri evdeki köpeğim “Mantı” ile sohbet eder oldum. Onun saçmalıklarına gülüp, onunla oyun oynuyor, onunla uyuyorum. Yani son dönemde benim yaratıcılığımı destekleyen en önemli couple’ım o. =) Ogilvy’de online yaşama ne kadar hızlı adapte olsak,  çeşitli online aktivitelerle de bir araya gelme imkanı da bulsak da  birlikte olabilmenin enerjisi farklı tabii.

Couple olarak uyum yakalamak zor olsa da bizim için zorunlu bir durum. Gün içinde onunla konuşup görüştüğün kadar ne eşin ile ne de ailenle konuşabiliyorsun. Birbirinizin dilinden anlayabildiğiniz, aynı noktaya bakamadığınız zamanlarda orta yolu bulabildiğiniz, ortaya çıkan fikri birlikte köpürtüp büyütebildiğiniz insana denk geldiyseniz ve o insan sadece iş arkadaşın değilse işte o zaman şartlar olgunlaşmış demektir.

Yaratıcı düşünce ve fark yaratmak sizin için ne ifade ediyor?

Yaratıcı düşünce sonucunda yaratıcı fikirler ortaya çıkar. O da yatağa girdiğinde bile uyutmayan şeydir. İnsana gereksiz bir enerji verir, bazen kontrol edilemez, o yüzden uyutmaz. =) Paylaşmak istersin, bir noktada acaba gereksiz mi yükseliyorum diye sorgulamaya başlarsın. Benzer tepkiler almayı beklersin. Bazen alırsın, bazen de alamazsın. Ama süreç seni yaratıcı bir fikir doğurmaya iter ve o da sizi ayağa kaldırır. Oturtmaz yerinizde. Kelebekler uçuşur. Zaten bunu hissediyorsan eğer, fark yaratabilmek için ilk adımı atmış olursun.

Bazı fikirler vardır “Bu daha önce neden düşünülmedi?” diye sorguladığın yalınlıkta ve netlikte. İşte o zaman güzel günler yakın demektir. Bu durum fikrin gücünü gösteren en önemli emarelerden biridir. Grafik tasarımda da, fikirde de bu yalınlığı yakalamanın çok değerli olduğuna inanıyorum. Apple gibi markaların da bu duyguyu hem ürünlerine hem mimarisine hem de tüm iletişimlerine yansıtmasıyla ortaya bir dünya starı çıkabiliyor.

Markalardan gelen brief doğrultusunda hazırlayacağınız kampanyada kreatif ekibin etkisi nedir?

Markadan gelen brief öncelikle müşteri ilişkileri ve stratejiden geçerek kreatif ekip için hazır hale getirilir. Stratejik önermelerle birlikte hatları belirlenen brief doğrultusunda kreatif süreç başlar.

Kreatif sürecinde en önemli unsurlarından biri kolektif hareket edebilmektir. Yazar ve tasarımcı ayrımı fikir üretme sürecinde ortadan kalkar. Çünkü her disiplin ortaya çıkan kampanyayı kendi disiplininin bakış açısıyla değerlendirebilir. Bunun yanında yazarların görsel fikri, tasarımcıların da kampanyanın lafını bulduğu ya da bulunmasının fitilini yakacak adımları attığı görünebilir. Bu yüzden birlikte çalışmanın çok değerli olduğu aşikar.

Sektörümüzdeki yeni nesil iletişimcilere ve genç meslektaşlarınıza önerileriniz ve söylemek istedikleriniz….

Mesleğimize dair bizde “positive vibe” yaratacak insanlara yakın durmak, mesleğimize olan ilgi ve heyecanımızı körükleyecek arkadaşlıklar kurmak çok çok değerli. Şahsım adına bunu yaratan insanların isimlerini konuşmamız arasında bolca geçirdim. Onların katma değeri ile önümüze hep daha iyisini yapma hedefi koyarak yol alıyor olacağız. İçimizdeki bu istek, bu arzu uyandıktan sonra geriye sadece ilerlemek kalıyor olacak. Hepsine bu yolda güzel insanlarla karşılaşmalarını ve heyecanlarını hiç kaybetmemelerini diliyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Yazılar