Halkla ilişkiler; kurum ve hedef kitle arasındaki karşılıklı iletişime dayanan, dürüstlük ve karşılıklı anlayış ilkelerini benimsemiş stratejik iletişim yönetim sürecidir. Halkla ilişkiler sektörü tek bir bilim dalının altında incelenmez çünkü iletişim, psikoloji, sosyoloji vb. birçok bilimden yararlanır. Halkla ilişkiler öğrencilerinin okuması gereken kitaplar işin aslına baktığımızda 10 kitaptan çok daha fazlasıdır. Bugünkü içeriğimizde sektöre giriş açısından önemli, sektör hakkında genel bir bilgi edinebileceğiniz kitapları sizler için derledik.
Halkla İlişkiler Nedir? – Filiz Balta Peltekoğlu
Halkla İlişkiler hakkında en geniş bilgiye ulaşabileceğiniz, lisans öğrencilerinin çok fazla yararlandığı bir kitaptır. Kitapta halkla ilişkilerin geniş tanımı, sosyal sorumluluk, kurumsal iletişim, kimlik, imaj vb. birçok konu hakkında geniş kapsamda içerikler bulunmaktadır. Türkiye’ de bu kadar kapsamlı yazılmış ilk halkla ilişkiler kitabıdır. Sıklıkla da baskıları yenilenmiş olup içerisine teknolojiyle ilerleyen gelişmeler konu başlığı şeklinde eklenmiştir.
İletişimin ABC’si – Ünsal Oskay
Ünsal Oskay Türkiye’de iletişim biliminin kurucusu sayılmaktadır. Bu eserinde iletişimin genel bir tanımını yapmakta ve iletişimin kodlarının çözümlenmesini anlatmaktadır. İletişim alanında genel bir bilgi edinmek için açıklayıcı anlatıma sahip kısa bir kitaptır. Kendisini daha yakından merak edenler ise Kitle İletişimin Kültürel İşlevleri ve Yıkanmak İstemeyen Çocuklar Olalım kitaplarını inceleyebilirler.
Kitle iletişim Kuramları – Levent Yaylagül
Kitapta İletişim Kuramlarına genel bir bakış sunulmaktadır. Eleştirel teori, egemen yaklaşımlar ve ekonomi politik konusu detaylıca anlatılmıştır. Her konu anlatılırken temsilcilerine de yer verilmiştir.
Kitleler Psikolojisi – Gustave Le Bon
Tanınmış sosyolog Gustav Le Bon, ilk kez 1895 yılında yayımlanan Kitleler Psikolojisinde, özgürce düşünebilen bireyler ile mantık dışı fikirlere kapılan bilinçsiz toplulukları karşılaştırarak kişilerin bir kitleye mensup olduklarında nasıl davranışlar sergilediklerini ele alıyor.
Göstergebilime Giriş – Fatma Erkman Akerson
Göstergebilim anlam üzerine kurulan bir bilim dalıdır. Gördüğümüz ve duyduğumuz şeyler zihnimizde bir karşılık bulur. Bu durum herkesin zihninde farklı görünümlere sebebiyet verebilir. Bu kitapta göstergebilim konusu Saussure ’ün teorisiyle oldukça detaylı bir şekilde aktarılmıştır. Halkla ilişkiler sürecinde karşımızdaki insanın görüntüsünü, hareketlerini tahmin edebilmemiz oldukça işimize yarayacaktır. Göstergebilime Giriş, biz okuyuculara bu konuları öğretmeyi amaçlar.
Siyasal İkna – Cengiz Anık
Cengiz Anık tarafından kaleme alınan kitapta halkla ilişkiler sektörüne çalışırken en çok ihtiyacımızın olacağı bilimsel ikna konusunda yazılmış bütün ikna teorileri bulunmaktadır. Bu ikna teorilerinin nereden çıktığı ve nasıl uygulandığı detaylıca anlatılmıştır. Genel iletişim teorilerine de değinen bu kitap sektörel anlamda oldukça işinize yarayacaktır.
Pazarlama Savaşı – Al Ries , Jack Trout
İki uzmanın 20 yıl önce yazdıkları kitabın yeniden gözden geçirilmiş baskısıdır. Son 20 yılın pazarlama ve reklam kampanyalarının deneyimlerini anlatmaktadır. Kitabın içerdiği konular ise; pazarlama savaşında saldırı, savunma, kanat saldırısı ve gerilla savaşının temel ilkeleri -büyük/küçük şirketlerin pazarlama ve reklam kampanyalarında gözden kaçırdıkları noktalar – muazzam reklam ve pazarlama kampanyalarının neden başarılı veya başarısız oldukları ve pazar liderlerinin başarı öykülerinin analizidir.
Reklam Ustaları 1 – Kolektif
Reklamı ve reklamcılığı anlamanın pek çok yolu vardır. Bu yollardan birisi de yaşamımızın artık ayrılmaz bir parçası olan reklamları yaratanları, yani reklamın ustalarını anlamaktan geçmektedir. Çünkü çağdaş reklamcılık, toplumu ve bireyi derinden etkileyen pek çok gelişmenin yanı sıra biraz da bu ustaların etkisiyle şekillenmiştir. Reklam Ustaları 1, reklamcılığı reklamı yaratanlar ve bu yaratım sürecini yönetenler bağlamında anlatmaya çalışan bir kitaptır.
Büyüsü Bozulmuş Dünyayı Büyülemek – George Ritzer
Modern dönemde tüketim merkezli bir yaşam kitabın genel konusudur. Yazar kitabında sürekli olarak bir tüketim döngüsü içerisinde yaşadığımızı söyler. Toplumsal yaşamın her anında tüketime yönelik bir ortam bulunmaktadır. Yeni tüketim araçlarıyla toplumun sürekli bir tüketime çekilmesi söz konusudur. Moda, marka, reklam ve lüks unsurlarla tüketim her dönem canlı tutulmaktadır.
