Sektör ajanlarımızın geçtiğimiz yıl içerisinde neler yaptığını, hangi projelere imza attığını ve 2021 yılında ise hangi projelere imza atacağını merak ettiğimiz serimiz, bu haftanın konuğu, Zarakol İletişim ile devam ediyor. Zarakol İletişim’in 2020 yılı projelerini ve yeni yıl hedeflerini Ajans Başkanı Necla Zarakol’ dan dinledik… Keyifli okumalar.
Öykü Deniz Çam
Halklailiskiler.co – Yayın Yönetmeni
2020 hepimiz için zor bir yıl oldu. Hiç deneyimlemediğimiz dönemi yaşadık. 2020 yılı Zarakol İletişim ailesi için nasıl?
Zor ancak öğretici bir yıldı 2020.. Biz biraz şanslıydık; Mart ayında pandeminin ilan edilmesiyle bir çok kurumun yaşadığı belirsizlik ve buna ilişkin kaygıyı yaşamadık. İki büyük müşterimiz bu açıklamanın hemen ardından evden çalışma simülasyonu yaptılar ve esnek ve/veya evden çalışmaya karar verdiler. Diğer müşterilerimiz de evden çalışma kararını çok gecikmeden aldılar.. Son bir kaç yıldır işlerimizi buluta taşımayı düşünüp tartışmış ve 2019’un başında bunu gerçekleştirmiş olduğumuz için biz de hızla bu yeni duruma uyum sağladık. Şirket ici toplantılarımızı, ekiplerimizi, müşteri dosyalarımızı Microsoft Teams üzerine taşıyıp, müşterilerimizle eş zamanlı hareket edebildiğimiz için herhangi bir zorluk çekmedik. Şimdi geriye dönüp bakınca buluta taşınmanın ne kadar yerinde bir karar olduğunu görüyoruz ve daha da geç kalmadığımız için mutluyuz.
Öte yandan çalışan sayısı yüksek olan müşterilerimiz, onlarla sürekli iletişim halinde olmak için sık sık webinarlar düzenlediler; sağlık ve özellikle Covid 19 nedir? pandemi sürecinde duygularınızı nasıl yönetebilirsiniz? iş yaşamının ve koşullarının geleceği nasıl olacak?, ekonomi ve toplumsal gelişmelerle ilgili beklentiler nedir? gibi sorulara yanıt aramak için bu konuların uzmanlarını davet ettiler. Bu webinarların organizasyonuna destek vermek ya da izleyici olarak katılmak bizim için de eğitici ve öğreticiydi.
Haziranda normalleşme başladı denildiğinde müşterilerimiz ofislerine dönmediler, o yüzden biz de evden çalışmaya devam ettik.. Özetlemek gerekirse her zamankinden daha kısıtlı bir ortamda işimizi sürdürürken nasıl yaratıcı olabiliriz konusunda zorlandık ve çözüm ürettik, aynı güne dört müşteri toplantısı sığdırabildiğimiz günler yaşadık, dijitalleşmenin önemini çok iyi kavradık. Yeni yıla şirketimizin dijital kaslarını güçlendirmiş olarak girmekten çok memnunuz. Pandemi yüzünden müşteri kaybetmemiş olmamız da başka bir artı değerimiz.
2020 yılı içerinde gerçekleştirdiğiniz iletişim faaliyetlerinden kısaca bahseder misiniz? Biz bu projeyi de yaptık dediğiniz projeleriniz neler?
Alkol sektöründe faaliyet gösteren iki büyük müşterimiz var. Reklam yasakları dolayısıyla bu iki müşterimizin iletişim etkinliklerini kamuoyuna yansıtmak maalesef ya mümkün olamıyor, ya da kısıtlı düzeyde kalıyor. Ama yaşanan iki deprem ve pandemi sürecinde bu müşterilerimiz çok önemli toplumsal değer yarattılar, bunların iletişimini yapmak bize de kendimizi iyi hissettirdi. Öte yandan bu iki şirket hammaddelerini topraktan sağlıyorlar ve yarattıkları ekonomik değer gıda sanayiindeki bir çok büyük şirketin yarattığından daha fazla. Bu yanlarını ortaya çıkaran ve “sosyal fayda yaratan şirket” algısı yaratacak bir stratejiyle ilerledik. Her iki alanda da sonuçlardan memnunuz. Elbette diğer müşterilerimizin iletişiminde de önemli adımlar attık, etkinlikler yaptık.
Zoom üzerinden basın toplantısı ve lansmanlar gerçekleştirdik, ama en büyük ve gurur duyduğumuz -bizim de çok şey öğrendiğimiz- faaliyetimiz, ikisi yabancı üç açılış konuşmacısı ve üç bildirinin yer aldığı ve 360 kişinin online izlediği bir konferans gerçekleştirmek oldu. Üstelik bir sunucumuz da vardı. Offline toplantılardan epey farklı ve kendine özgü koşulları bulunan bu işi sorunsuz gerçekleştirmek bana ve bu projede çalışan bütün arkadaşlarımıza gelecekte yapabileceğimiz işler açısından önemli bir eğitim oldu.
Son olarak, yepyeni bir yılın sizlere başarı ve şans getirmesini dilerken siz Zarakol İletişim ailesi olarak 2021 yılı proje ve beklentileriniz neler?
Benim kişisel görüşüm artık pandemi öncesi koşullara yüzde yüz uyan bir ortama dönme şansımız olmayacak. O yüzden ofis imkanlarımızı iyice küçültüp, isteyenlerin evden, isteyenlerin ofiste çalışabileceği hybrid bir yapı oluşturabileceğimizi düşünüyorum. İki arkadaşımız pandemi sırasında çocuk sahibi oldular. Ancak bu koşullarda bakıcı sorununu çözebilecekler gibi görünmüyor, onlar zaten evden çalışacaklar. Evi uzak olan ve ofise gelirken toplu taşıma araçlarından yararlanması gereken arkadaşlarımızın da virüs tamamen yok oldu bilgisi resmen açıklanana kadar işe gelmelerini istemiyoruz. Daha küçük bir ofise taşınmayı ve toplantı mekanı olarak kullanmayı değerlendiriyoruz.
İşimizin gelişimi için ise önümüzdeki süreçte iletişimcilere olan ihtiyacın çok daha fazla olacağına samimiyetle inanıyorum. Toplumun nabzını ölçmek için yapılan araştırmalar, insanların markalara bağlılığının ya da sadakatinin sosyal fayda yarattıkları ölçüde sürebileceğini ortaya koyuyor. Şimdiye kadar içi yeterince dolmadan, doldurulmadan kullanılan “sürdürülebilirlik” kavramının sadece o kurumun ya da markanın değil, içinde yaşadığımız coğrafyanın hatta dünyanın beklentileriyle ilgisi olduğunun anlaşılması gerekiyor. Yani, sürdürülebilirlik kavramının içinin sosyal paydaşlarla dayanışma, şeffaflık, hesap verme ve topluma değer katma etkinlikleri ile doldurulması için bizlerin desteği gerekiyor. Var olan müşterilerimizle geçtiğimiz yıl zaten bu alanlarda güzel işler yaptık, önemli adımlar attık, bu yıl onları daha da artırarak ve bizim gibi düşünen yeni müşteriler alarak yolumuza devam edeceğiz.